Bugün nöbete gelmek için evden çıktığım sırada çok tuhaf şekilde merdivenlerden inerken geldi aklıma bu cümle. Bu cümlenin aklımda oluşmasının sebebi ise birkaç ay öncesi benimle birlikte atanan bir Paramedik arkadaşımın sözleri.. Şöyle bir cümleyi şu şekilde bir soru ile bitirmişti, “Bizimle birlikte veya bizden önce atanan bütün Paramediklerin kolunda Casio saat, ayaklarında ise Lumberjack var. O yüzden ben de bu saatlere bakıyorum, sence nasıllar?” Gösterdiği saatler de aman aman fiyatlar değil, ortalama 250-500₺ arasında değişiyor saatler. Keza Casio bizim çocukluğumuzun su geçirmez saatleri olarak taktığımız su geçirmeyen tek saatti. Ama bu özenti kraliçeler arkadaşı taktı diye aynı saatin farklı renklerine odaklanmış durumdalarmış meğer. Tam burada “Ulan erkek olmak ne güzelmiş be!” diye bir cümle kurmak istiyorum.
Bu tip kadınlar başlığıma net olarak uyuyor. Özledikleri bir krallık var bunların, özledikleri prensler.. Özenti olmayan, beyaz atları olan… Kendilerine gelirsek eğer, o bu elbiseyi giymiş benimkisi daha güzel olmalı, o şu saati takmış ben de takarım, o bu ayakkabıyı giymiş ben de giyerim. Kıskançlık ?
Biraz önce bir cümle serpiştirdim araya, erkek olmanın güzelliği ile ilgili. Zaten şu yukarıdaki örneklere baktığınızda neden güzel dediğimi az biraz çıkarmışsınızdır. Biz erkekler basit insanlarızdır, doğamız böyledir. Basit derken bakın ezmiyorum kendimi, tam tersine övünüyorum aslında. Çünkü bazen basit olmak, sade olmak herkesin istediği şeydir. Basit yaratıklarız çünkü biz 1 çift çorabı her gün koklar, çok fazla kokmuyorsa 3 gün giyeriz. Basit insanızdır çünkü acelemiz varsa tişörtü ütületmekle uğraşmaz, kendisi üstümüzde ütülenir nasılsa der çıkarız. Bu da aslında karşımızdaki insana verdiğimiz değerdir. Tabii ki karşımızdaki insanın derdi kıyafetimiz ise, değersizlik olarak görür. Keza o tip insanların gözleri de gönülleri de karşısındakinin giyiminden içeriye geçemez. Yüreğini, kalbini göremez. O yüzden sayın leydim, eğer ki özlediğiniz bir krallık varsa, özenti olmaktan çıkın. Özenti bir prensesseniz de, krallığı özlemeyin.
Önceki yazım: Ölmezsem, yaşarım!