Başlık bulamadım. Ona da, buna da, evet sana bile “püff”. Onun şusu, bunun osu, bıktırdınız vallah. Twitter’a yazacağım şeyi buraya dokuyorum resmen, evet evet, fark ettim. Ayneeen öyle yapıyorum. Ama olsun, hepinize “püff”.
Kanlı Ay Tutulması
*Şimşeklerin gökyüzünde gece vakti dansından benim gibi keyif alan birisi iseniz, bugün bizler için dışarıda muhteşem bir manzara söz konusu. Kanlı Ay Tutulması ve hemen altındaki Mars. Çıplak gözle Mars’ı görebilmemiz imkansız olmasına rağmen bugün, ne bir gözlüğe ihtiyacımız var ne de bir teleskoba! Sadece kafanızı yukarı kaldırıp gözlerinizi anın büyüleyiciliğine bırakmanız yeterli. Hadi, göğe bakalım!
Yapamadım efenim…
*Ege’den Sıkılan Akdeniz’e Kaçar başlıklı yazımdaki planı ne yazık ki tam anlamıyla uygulayamadım. Tam anlamıyla diyorum çünkü Fethiye Ölüdeniz’de 2 gün kaldıktan sonra mide bulantı şikayetimden dolayı geri döndük, ameliyattan çıkalı 12 gün olmuştu ki risk almayayım dedim ve döndüm. İyi mi yaptım, çok da iyi yaptım oh olsun.
E ama eliniz boş mu geldiniz?
*Nihayet yeni evli çiftimiz Burak ile Başak’ın evine ziyarete gidebildik. Öyle bir anda, çat kapı olduğu için elimiz boş gittik. E biraz da alışığız Burak’ın yanına gitmeye ya, o da zaten damdan düşer gibi evlenince hiç evli olduğu gelmedi aklımıza. Normal şekilde yanına gidiyormuşuz gibi oldu, telafi ederiz elbet.
En berbat teknoloji markası
*Teknosa’daki Preo marka cihazlardan uzak durun. Bugün bi’ oyun mouse’ı aldım. Eve gelip açtığımda mouse’un daha önceden tamir gördüğünü fark ettim, gittim değiştirdim. Tekrar eve geldim ve bu yeni paketten çıkarttığımın ise sağ tıkının zor bastığını fark ettim. Sinirlendim, geri gittim. İade ettim, favori mouse’um Microsoft Mouse 4000’i satmadıkları için. O yüzden preo marka cihazlardan uzak durmanızı şiddetle tavsiye ederim.
Salihli’deki sinema pisliği dolayısı ile rezaleti
*Salihli’deki sinemanın rezalet haline de değinmeden geçmeyeyim. Bugün abimlerle birlikte Salihli Kipa Hollywood çatısı altında çalışan sinemaya gittik. Görevimiz Tehlike 6: Yansımalar filmi. Salihli’de 2 sinema var ve 2’si de aynı şahsa ait. O da 3 boyutun kaliteli olmadığını bir türlü anlayamadığı için hala rezalet bir 3 boyut deneyimi sunuyor. Onu geçtim, temizlik sıfır. Oturduğumuz koltukların fotoğrafını çekme gereği duydum, o kadar rezalet ve pis durumda ki, görmenizi istediğim için zahmete girip ekliyorum fotoğrafları buraya.
Bu fotoğrafta gördükleriniz Salihli Kipa AVM’deki Hollywood Sineması’ndan bir görüntü. Bizim oturmaya zorunlu kaldığımız koltuklar bunlar, diğerleri de bu kadar pis. Umarım bu yazı bir yerlere ulaşır ve bu konuya bir aydınlık (temizlik) getirirler.
Bu yazıya bu kadar güzel başlayıp bu kadar pis bir görüntüyle kapatacağımı düşünmediniz değil mi? Umarım düşünmemişsinizdir. Çünkü bu şekilde bitirmeyeceğim, buyurun:
Sayısız penceren vardı bir bir kapattım
Bana dönesin diye bir bir kapattım
Şimdi otobüs gelir biner gideriz
Dönmiyeceğimiz bir yer beğen başka türlüsü güç
Bir ellerin bir ellerim yeter belliyelim yetsin
Seni aldım bana ayırdım, durma kendini hatırlat
Durma, kendini hatırlat
Durma, göğe bakalım.
Hadi bakalım, bu kadar yeter. Üstüne alınan alınması gerektiği kadarını alınsın, fazlalığı lütfen bırakmanız gereken yerde bırakın. Sonra uğraşıyoruz saatlerle, kilometrelerle.
Önceki yazım: Aptalsınız, Salaksınız, Ahmaksınız :)