Bugün, 9 Ekim 2023….
Bugün anladım aslında dertlerimin ne kadar küçük olduğunu… Aslında çok da büyük olmayan bir dertten kurtulunca… Ney mi o? Ülseratif kolit ve crohn.. Hadi gelin bu küçük şükür serüvenini inceden anlatayım size.
Yaklaşık 5 ay önce dışkılama sırasında yaşadığım şiddetli bölgesel ağrılar, kanlı ishal ve düzensiz dışkılama gibi semptomlar nedeniyle hastaneye başvurdum. Adını da vereyim, Uşak Kemalöz Öztan Hastanesi, Genel Cerrah Murat Yülüklü… Ailemde (dedemde) kalın bağırsak kanseri öyküsü olduğu için acilen kolonoskopi istedi ve ardından ülseratif kolit tanısı koyarak beni taburcu etti. Bir düzine ilaç ve lavman ile hayatıma devam edebileceğimi söyledi. 5 aydır iyileşmeyen semptomlarım sonrası soluğu Gastroenteroloji uzmanında aldım. O da Uşak’ta, özel bir kliniği olan Uzm. Dr. Onur Cengiz. Kendisi Murat Bey’in kolonoskopi raporunu incelediğinde bunun kesinlikle ülseratif kolit olmadığını, crohn olabileceğini söyledi ve müsaitliğimde kolonoskopi yaparak ince bağırsağın kalın bağırsak ile birleştiği noktayı inceleyerek tam tanıyı koyabileceğini belirtti. 3 günlük sıvı beslenme ve son gün iğrenç ilaçların (x-m) diyetiyle geçirdikten sonra bugün kolonoskopimi yaptırdım. Sonuçlar ise…
Sonuçlar mükemmeldi, ne ileumda (ince bağırsak ile kalın bağırsağın birleştiği, crohn hastalığının kendisini belli ettiği temel nokta) ne de kalın bağırsağımda herhangi bir polip veya olağan dışı bir durum gözlemlememişti. Hastalığım Huzursuz Bağırsak Sendromu (İBS) olduğunu, tanımın yanlış konulduğunu belirtti ve beni taburcu etti. Crohn olabileceğini söylediği anda hissettiğim o kötü duygular bugün yerini tamamen muhteşem duygulara bıraktı.
Evet belki ne ülseratif kolit ne de crohn kısa zamanda ölümcül bir hastalık değildi ama hayat standartlarımı ciddi seviyede düşürecek hastalıklardı. Bunun stresi bile başlı başlına bir dertti. Bugün aldığım haberler sonrasında ise tonlarca ilaca veda etmenin, “Ulan ben hasta değilmişim be.” demenin huzurunu ve keyfini size anlatamam.
Sonuçta konu sağlıktı. Peki başlığa attığım küçük dertler neyi ifade ediyor. Şimdi tam orayı anlatayım size.
Bu tanı konulana kadar saçma dertleri, maddi hesapları hep stres edinirdim kendime. Oğlum Tibet Çınar doğdu, o çok büyük bir moral kaynağı oldu ama o bile aslında inceden bir stres oluyordu bana. Ya bana bir şey olursa, onlara nasıl bir hayat bırakırım gibi sorular soruyordum kendi kendime. Şimdi ise dışarıya bakıyorum, kendi kendime sağlık problem olmadığında dert edindiğim konuların aslında ne kadar küçük dertler olduğunu görüyorum.
Nasipse 4-5 ay sonra başlayacak olan tayin ve taşınma serüvenimin stresi bile artık çok küçük kalıyor gözümde. Ne ulan yani, 3-5 kuruş için mi dert edineyim kendime? Bunu diyebiliyorum şuan. Ülseratif kolit tanısı konduğunda ve bunun Crohn olma ihtimali önüme serildiğinde hiç umrumda olmayan dertleri ne kadar da çok dert edinmişim kendime.
Küçük dertlerden kastım bu aslında. Sağlık haricinde olan konuların hepsi gerçekten küçük dertler. Sağlığınız yerindeyse çözemeyecek olduğunuz hiçbir dert olmadığını bilin. Tabi bu konuda hayatınızdaki insanların da kıymeti çok büyük. Hasta olmadığımı söylediğimde gözyaşlarını saklayamayan anne babamın, eşimin ve onun ailesinin, sevinç çığlıkları atmak isteyip de müsait olamadığı için yapamayan ağabeyim Umut Çınar‘ın, küçük kardeşim Ali’nin, pek yakın dostum Mehmet Arık’ın arkamda oluşu, mutluluğumu en az ben kadar yaşamaları ve yalnız olmadığımı hissettirmeleri kadar değerli bir duygu yok.
Kısacası, sağlığınız yerindeyse ve arkanızda birileri varsa hiçbir şeyin önemi yok. Her şey çözülür. Ben bugünümün değerini bildim, umarım ki yarınımın da değerini bilebilirim. Teşekkür eder, güzel ve sağlıklı günler dilerim.
Önceki yazım: Bana eşini söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim.
